Kristen & Robert

Robert & Kristen

Tutulma Daha Karanlık Olacak

Tutulma’nın yeni posteri görünen fırtına bulutları ile filmin daha koyu renklere sahip olacağının ipuçlarını veriyor. 30 Days of Night (30 günlük gece) filminin yönetmeni David Slade komutasında olan bir filmde bu şaşılacak bir şey değil. Taylor Lautner bize, “Her bir film farklı çünkü her birinde başka bir yönetmen ile çalıştık, ki bu durumu seviyorum. David Slade üçüncü film için mükemmel bir yönetmen çünkü film daha karanlık. Tutulma benim en sevdiğim kitap.” diyor.

Ashley Greene Slade’in sadece karanlıklar prensi olmadığını belirtiyor. “David aslında çılgın,” diyerek gülüyor, “Öyle bir espri anlayışı var ki, bazen şaka yapıp, yapmadığını anlayamıyorsunuz. Tutulma o filmi çok daha gerilimli ve dramatik yaptığı için göz kamaştırıcı olacak. Çok havalı görünecek.” diyor.

Summit Eclipse'in Özetini Yayınladı

The Twilight Saga: Eclipse

* 30 Haziran 2010 (ABD), 02 Temmuz 2010 (Türkiye)
* Aksiyon/Romantik
* Yönetmen; David Slade
* Senarist; Melissa Rosenberg
* Stephanie Meyer'in Eclipse romanından uyarlanmıştır
* Oyuncu karosu; Kristen Stewart, Robert Pattinson, Taylor Lautner, Ashley Greene, Billy Burke, Peter Facinelli, Elizabeth Reaser, Nikki Reed, Kellan Lutz, Jackson Rathbone and Dakota Fanning

The Twilight Saga: Eclipse'de, Bella bir kez daha kendini Seattle'ı tahrip eden bir dizi gizemli cinayet ve kindar bir vampirin intikam arayışı tehlikesi ile sarılmış olarak bulur. Tüm bunların ortasında, kararının vampir ve kutadam arasında bir savaşı ateşleme potansiyeli olduğunu bilerek, Edward'a olan aşkı ve Jacob ile olan arkadaşlığı arasında bir seçim yapmak zorunda kalır. Hızla yaklaşan mezuniyetiyle birlikte, Bella hayatının en önemli kararı ile yüz yüze gelecektir.

Robert Pattinson Eclipse’den Konuştu

Robert Pattinson diyorki;
"Eclipse ve New Moon arasında kocaman fark var. Eclipse’de çok daha fazla bölümler var ve tabii, büyük bir savaş sahnesi var. Oynadığım hiçbir filmde böylesine büyük bir şey yapmadım"

Bryce Dallas Howard: Eclipse'in Olağanüstü Bir Finali Olacak

Bryce Dallas Howard Eclipse'in Olağanüstü Bir Finali Olacağını Söylüyor

''Victoria'' rolünün değişimi ile seriye dahil olan Bryce Dallas Howard, hırçın vampir rolüne rahatlıkla uyum sağladı. Bryce,The Twilight Saga: Eclipse'de ki dövüş sahnesi hakkında MTV'ye konuştu.

Howard, MTVNews'a hazırlıkların haftalarca sürdüğü, yoğun bir dövüş eğitimi aldıkları sahne hakkında açıklama yaptı: ''Epey olağanüstü bir final oldu. Ayrıca çok eğlenceliydi.''

Howard, ''kilit'' sahne hakkında hiçbir detayı açığa çıkarmamak için dikkatliydi ancak dövüşün, Twilight'da bale stüdyosunda James'in kozunu oynadığı dövüş ve New Moon'da ki Volturi dalaşına benzediğini kabul etti.

Bryce; ''Yapımcılar sahne için, üçleme boyunca görülecek en büyük şey olduğunu söylediler'' diyor ve ekliyor: ''Dövüş için bir yeni doğan ordusu yaratıldı ve bu gerçek bir dövüş sahnesi.''

Alacakaranlık için oyuncu seçimleri nasıl yapıldı?

Hardwicke, Kristen Stewart'ı o Adventureland filminin setindeyken resmi olmayan bir prova için ziyaret etti ve sonuçtan memnun kaldı. Yönetmenin Edward Cullen karakteri için ilk tercihi Robert Pattinson değildi ancak yönetmenin evinde Stewart ile yaptığı denemeden geçince kadroya dahil oldu.Pattison test öncesinde roman serisi ile yabancıydı ancak kitapları daha sonra okudu. Meyer ona Edward'ın bakış açısı ile Alacakaranlık'taki olayların kroniğinin çıkarıldığı henüz bitmemiş Midnight Sun adlı kitabına ait bir el yazması verdi. Roman hayranlarının Edward karakteri için Pattison'ın seçilmesine tepkileri ilk başlarda olumsuz oldu. Meyer iki ana karakteri oynayacakların seçiminden dolayı memnun olmuştu.

Peter Facinelli, Carlisle Cullen karakteri için ilk seçilen kişi değildi. Hardwicke ondan hoşlanmıştı ancak stüdyo ısrarla başka birini istiyordu. Bilinmeyen sebeplerden dolayı stüdyonun istediği oyuncu kadrodan çıktı ve onun yerine Facinelli seçildi. Alice Cullen rolü için Ashley Greene'in seçilmesi hayranlar arasında büyük tartışmalara sebep oldu, çünkü Greene romandaki karakter için belirtilenden on sekiz santimetre daha uzundu. Meyer ayrıca Rachael Leigh Cook'unda Alice için düşündüğü kişilerden biri olduğunu belirtti.

Kellan Lutz, Emmett Cullen karakteri için seçmeler sonuçlandığında HBO'nun mini dizisi Generation Kill'in çekimleri için Afrika'da bulunuyordu. Aralık 2007'de yapım bittiğinde rol başka biri tarafından alınmıştı ancak rolü alan oyuncu çekilince Lutz hemen provaya alındı ve ardından Hardwicke tarafından kişisel olarak seçileceği Oregon'a gitti.
Kaynak: Vikipedi

Tanya Belirlendi

Seriyi okuyanlar bilir,olağanüstü güzellikte vampirimiz Tanya,volvolu vampirimiz Edward'a aşıktır. Fakat umutsuz bir aşk.
Neredeyse tüm cast belirlenmişken,Tanya rolündeki oyuncuda belirlendi.
Luisana Lopilato

Stephenie Meyer Kitabı Yazarken Hangi Oyuncuları Hayal Ettiğini Biliyormuydunuz?

Stephenie Meyer, L.A. Times gazetesi için verdiği bir röportajda, Hardewicke’in cast seçimlerinden önce, fikrini almak amacıyla kendisinden istediği, kafasında oluşturduğu cast listesini paylaştı. Listedeki tercihlerinden hiçbirisinin kullanılmadığı düşünüldüğünde, Meyer’ın bu konudaki tepkilerini merak eden gazeteye Stephenie, “Kitabımı yazdığımda, “Bu bir filme dönüştürülse kimler oynardı?” diye birkaç kez hayalini kurduğumu hatırlıyorum. Ama bu sadece bir hayaldi çünkü imkansız gibi geliyordu. Ve bu yüzden de, kafamda oyuncular konusunda olabildiğimce özgür olabiliyordum. Çünkü dediğim gibi bu sadece bir hayaldi. Ama hayal gerçeğe dönüştüğünde, aslında bu tarz seçimlerin, hayal kurmak kadar kolay yapılan türden bir şey olmadığını fark ettim. Ve Catherine’in bu konuda harika bir iş çıkardığının farkındayım. Özellikle de Cullenlere bakıyorum da, sanki hepsi kitabım için yaratılmış birer oyuncu.” dedi. İşte Stephenie Meyer’ın filmi için kafasında kurduğu oyuncu listesi:

Bella Swan: Meyer, Bella karakteri için başından beri aklındaki tek ismin Emily Browning olduğunu söylüyor. Oyuncuya karşı nedenini bilmediği bir sempati beslediğinden ve ayrıca oyunculuğunu da çok beğendiğinden bahsediyor. Browning’i çoğumuz Talihsiz Serüvenler Dizisi’ndeki Violet karakteri ile tanıyoruz.
Edward Cullen: Stephenie Meyer’ın büyük aşkı Edward Cullen karakteri için kafasında bir isim oluşturmak çok güç olmuş. Stephenie, Edward’ın vücut bulacağı karakter onun için çok önemli olduğunu, çünkü onun kendisi de dahil bir çok dişinin hayalindeki erkek modellemesi olduğunu söylüyor. Ama bir süre sonra bu konuda kafasındaki isim de kesinleşmiş ve aslında Catherine Hardewicke ile cast konusunda, ciddi anlamda bir dialog içine girdikleri tek nokta da bu karalter adına olmuş. Stephenie Meyer, Edward rolünde, The Tudors’un yakışıklı başrol oyuncusu Henry Cavill’i görmek istediğini ama Hardewicke’in Cavill’i bu rol için oldukça yaşlı bulduğunu söylüyor. Ayrıca Hardewicke, Cavill’in yerleşmiş popüleritesinden dolayı Edward Cullen karalterini gölgede bırakabileceğini ve Edward’ın mükemmelliğini gerektiği şekilde yansıtamayacağını düşündüğü için Meyer’ı bu fikrinden vazgeçirmiş.
Carlisle Cullen: Meyer’ın Carlisle’si, Children Of Man ve The Cold Mountain filmleriyle gündeme gelen oyuncu Charlie Hunnam. Fakat Meyer, Hardewicke’in kendisine sunduğu oyuncuyu yani Peter Fecinelli’yi gördüğünde, kafasındaki Hunnam fikri inanılmaz hızlı bir şekilde değişmiş. Stephenie, içine en çok sinen karakterler birinin Fecinelli olduğunu söylüyor.
Esme Cullen: Angels In America ve Weeds dizilerinin yıldızı Mary-Louise Parker, Meyer’ın hayalini kurduğu Esme olsa da, Elizabeth Reaser’ın Esme’yi oynama fikri onu inanılmaz derecede heyecanlandırmış ve kafasındaki Esme görüntüsünü kolayca değiştirmesini sağlamış.
Alice Cullen: Meyer’ı, Edward karakterinden sonra en çok zorlayan seçim Alice karakteriymiş. Kafasında oturmuş bir Alice olduğunu ve ondan başkasını da düşünemediğini söyleyen Meyer, Ashley Greene’nin Alice karakterine olan uyumundan dolayı hala şok içerisindeymiş. Oysa ona göre Rachael Leigh Cook’dan başkasının canlandıracağı Alice, onun içine asla sinemezmiş.
Casper Hale: Meyer’ın ilginç bir şekilde naif bulduğu ve bu yüzden de favori karalterlerinden biri haline getirdiği Jasper için düşündüğü isim, The Class ve The West Wing dizileriyle gündeme gelen Trent Ford. Fakat Catherine’in, Jackson Rathbone tercihinin çok iyi olduğunu kabul ettiğini söylüyor gülerek...
Emmett Cullen: Kitabı yazarken kendisini en çok eğlendiren karakter olan tanımladığı Emmett için, Meyer kafasına Smallville’in yakışıklı başrol oyuncusu Tom Welling’i yerleştirmiş. Ama her ne kadar Welling için yanıp tutuşsa da Emmett’in iri görüntüsünden uzak bir vücut yapısına sahip olduğunun da farkındaymış. Bu yüzden Kellen Lutz’u gördüğünde ona vurulmuş ve Catherine’e, Emmett karakteri için ikinci bir seçenek düşünmemesi gerektiğini söylemiş.
Rosalie Hale: En çok kafasını karıştıran karakterlerden birisi de Rosalie imiş yazarımızın. Onu tasvir ederken, insanların hayal gücünü zorlayacak derecede güzel olduğundan sık sık bahsettiği için yerine geçecek karakterin çok büyük bir baskı altında olacağını düşündüğünü söylüyor Meyer. Ve açıkça itiraf ediyor. Nikki Reed kesinlikle benim Rosalie’me uymuyor. Onun Rosalie’si ise House MD’nin yıldızı Olivia Wilde. Meyer, Nikki Reed’in harika bir performans sergilediğini kabul ediyor. Buna rağmen yine de Rosalie karakteri için uygun bir oyuncu olmadığını düşünmekten de vazgeçmediğini söylüyor.

Mutlu Yıllar Charlie Bewley!!!!

25 Ocak doğumlu olan Charlie Bewley' in doğum günü kutlu olsun!!!

Charlie Bewley - Demetri İle Röportaj

New Moon'u okudun mu? Eğer öyleyse ne düşünüyorsun bunun hakkında?

evet , ama dalgınlık içerisinde okudum. ben işe yaramaz bir okuyucuyum. ama bu seferkinde özellikle 453. sayfadan sonrasına kaptırdım kendimi...

New moon'da harika olan şey yazarın herbir karakterin üzerindeki bahisi kibarca sürüncemede bırakarak açıklama stili.Bu ona büyük dönüşler ve olaylar ortaya çıkarıyor ,ayrıca aktör'ünde karakteri hakkıyla oynamasını daha kolaylaştırıyor ve hayranların beklentilerini .

Stephenie'nin tüm itibarı karşılıklı insani duyguların etkileşimindeki esaslı bilgisinden geliyor.

bu yönünde oldukça dahi.

Karakterin Demetri'yi oynamak konusundaki beklentin nedir?

Demetrinin iz sürme yeteneği var delice şiddetle,hızlı ve zarif biçimde. Tuscany'de yeraltında yaşıyor ,ona sürekli yemek getiren güzel heidi ile takılıyor ,kırmızı gözleri var ve güneşte parlıyor. bu bakımdan bu efsanevi karakteri oynamanın sevilmeyen bir tarafını görmek zor.

paylaştığımız ortak özellikleri ifade etmem gerekirse bir karakter olarak şunu ciddi olarak söyleyebilirim ki: o bir avzı iz sürücü ,ben çılgın bir koşucuyum ; O bir diplomat ,ben ise spiritualist'im ; o havalı ve şık giyimli, ben ise... pek çok ortak noktamız var.

Demetri'de ki sevdiğim şey büyük kötü felix'in yanında baştan aşağı cazibeli oluşu ;şu ana kadar "daha az ölümcül değil"... açıkçası bu adam tutsak etmiyor. yada bunu onları kollarından bacaklarından parçalamadan önce yapıyor .

Film çekimleri devam ederken en çok kimle birlikte çalışmayı umuyorsun ?

Robert Pattinson

Okuyucular, herzaman olduğu gibi, aktörlerin çocuklukları hakkında meraklıdır.
Senin çocukluğu nasıldı nerede doğdun ve büyüdün?

ben orta ingilterede yarı müstakil bir çiftlikte meydana gelmişim. orası benim oyun alanımdı, tapınağımdı.
bağlarımı kopardığım en kısa zaman içinde ise bahisler yükseldi ve dünya benim macera adam haline geldi.

çok talihli olduğumu düşünürüm... olağanüstü derecede işlevsiz bir ailede büyüyüp o formdan ayrıldım.
hemen farklılıklarımın keskin rekabetim olduğunu ve ıstırap kaynağı olmadığını farkettim ve bundan sonra eğlenmeye başladık.

Hiç bir hobin yada uğraştığın bir organizasyon varmı?

ben bir gündüz kulübünün bir üyesiyim.vancouver'a geldiğimden beri onlar benim ve diğer üyeler üzerinde harikalar yarattılar.

ve ayrıca "rave-running"'in kurucusuyum.

Gelecekteki kariyerin hakkında umutların nelerdir?

Kısa vadeli olarak: ileri baktığımda Twilight Saga'daki karakterim ile büyümeyi hedefliyorum.Bu proje hakkında büyük bir enerjim ve heyecanım var
ve umarım bu fırsat tamamen keşfedilir bu ilerdeki birkaç senede kendini gösterir.

Filmde, çevremi , sanatımı buldum. Ayrıca yazmayıda gerçekten çok severim. Ve yönetim , yapım . hangisi daha once yada sonra keşfedilir göreceğiz.

Aksi halde , hayatımı birinden ötekine yönetmek gibi bir şeyim hiç yok, tüm bildiğim oyunculuğu sevdiğim ve dışarıda onlara hayat vermek için can attığım birçok harika karakterler olduğu söylüyor.

The Twilight Saga:Newmoon Kutu

Bu Twilight Saga: New Moon - Limited Edition Bellek Kutu İngiltere'de yaşayanlar için yapılmış.

Robert & Kristen - Twilight Fan Sitesi

Dakota ve Kristen

Sundance Film Festivali'nde üzerinde at resimleri , Kristen Stewart ve Dakota Fanning posterleri...

Chris Cooper ile Beni Hatırla ve Robert Hakkında

Chris “Beni Hatırla” filminin çekimleri sırasında Rob’u görmek için çabalayan insanlardan “Setin 30 metre çevresine barikatlar yerleştirdik ve orada bulunan insanlar ve paparazzi bunları hiç önemsemedi,” diye bahsediyor. “Robert sanki silah altında idi, üstünde pek çok baskı vardı, ve onun bu gibi durumlarla başa çıkmayı öğrendiğini biliyorum. Ama bu başa çıkılması çok zor bir olay.”

Chris filmin açık mekan sahneleri sırasında etrafta o kadar çok insanın toplanmasının nedenini Facebook ve Twitter gibi sosyal iletişim ağlarına bağlıyor. Ayrıca çekimlerin New York Üniversitesi yerleşkesinin hemen yakınında yapılması nedeni ile pek çok bayan hayranın Rpattz’i görme ihtimali ile sete geldiğini belirtiyor.

“O tüm sahneleri 10 metre yakınında bulunan kalabalık ile birlikte çekti ve paparazzilerin fotoğraf makinelerinin sesleri hiç susmadı. Çekimler sırasında bu sebeple yaşanan aksaklıklardan dolayı yönetmen Allen Coulter ile sıkıntılı anlar yaşandı. Biliyorum ki onun yaşında hiçbir şekilde bu durumla başa çıkamazdım.”

Akademi ödüllü br oyuncudan gelen bu sözler çok büyük önem taşıyor. Chris Hollywood’ta adını Rob’tan çok daha ileri bir yaşta duyurdu ve biz onu kalp hoplatan oyuncular kategorisine pek koyamayız. Bu sebeple yaptığı “Bunların Rob için yeni şeyler olduğunu düşünüyorum”diye yorumladı.
Alıntı

Orlando Bloom ile Robert Hakkında

Orlando Bloom ile yapılan bir ropörtajda ünlü oyuncuya herkesin peşinde olduğu zamanları sormuşlar.

Bloom o zamanların geride kaldığını ama halen ne kadar rahatsız verici bir dönem yaşadığına inanamadığını söylemiş.

Bloom popülerliğinin Yüzüklerin Efendisi filmi ile bir patlama yaşadığını anlatıp, o ilgi ile nasıl başa çıktığını şu cümlelerle açıklamış;

“Sürekli çalışarak kendimi meşgul tuttum, ama şu an bakıyorum tam bir çılgınlıktı! Şimdi Robert Pattinson’a bakın. Zavallı adam hiçbir yere gidemiyor!”

Alıntı

Tutulma-Kitap

Seattle bir dizi gizemli cinayetle çalkanırken ve hain vampir intikam peşinde koşarken, Bella yine kendisini tehlikenin tam ortasında bulur.Bütün bunların arasında,bir de Edward'a duyduğu aşk ve Jocob'la olan arkadaşlığı arasında seçim yapmak zorunda kalır.Vereceği kararın,vampirler ve kurt adamlar arasında yıllardır süregelen mücadeleyi körükleyeceğinin de farkındadır.Mezuniyet günü hızla yaklaşırken Bella'nın vermesi gereken bir karar daha vardır:hayat ya da ölüm.Ama artık onun için bu iki kavram birbirine karışmıştır...

Sakallı Mı?Yoksa Eski Hali Mi?

Haiti için yardım konserinde Rob'un sakalları dikkatimizi çekti.Acaba sakalları yakışmış mı?Yoksa eski hali daha mı iyiydi.Yorumlarınızı bekliyorum.

Bel Ami Çekimleri

Şubat ayında Bel Ami’nin çekimlerine başlanacak. Londra’da çekileceği söylenen film için Robert kostüm provalarına başladı. Geçtiğimiz hafta da Londra Kütüphanesinin Tarih bölümünde hikayenin geçtiği zaman ile ilgili bilgi edindiği düşünülüyor.

Ben şahsen Haiti için Umut kampanyasında gördüğümüz sakallı ve bıyıklı Robert’in de bu film ile bir alakası olduğunu düşünüyorum. Sakal olmayacaktır ama canlandıracağı karakter Georges Duroy’un o çağda oldukça popüler olan bıyıklara sahip olacağı küçümsenmeyecek bir ihtimal…

Ayrıca kısa bir özet geçersek filmde Robert’in karşısında oynayacak 3 bayan oyuncu belli oldu. Madeleine rolünde Uma Thurman, Clotilde rolünde Christina Ricci, Virginie rolünde Kristin Scott Thomas’ı izleyeceğiz. Filmde Suzanne rolü için bu aralar Robert’in Kötü Annenin El Kitabı filmindeki rol arkadaşı Holly Grainger’in ismi geçiyor…

Alıntıdır.

Çocukken de popülerdi

Son dönemde beyazperdenin en popüler aktörlerinden olan Robert Pattinson, çocukken de kızların ilgisini çektiğini söyledi. Dört yaşında piyano çalmaya başlayan 23 yaşındaki yakışıklı aktör, "Okulun en popüler çocuğuydum" diyor.

'Yeni Ay' filminin yakışıklı aktörü, genç kızların sevgilisi Robert Pattinson Life&Style dergisine bir röportaj verdi. Dergiyle çocukluk fotoğraflarını da paylaşan 23 yaşındaki yakışıklı aktör, "Dört yaşında piyano, beş yaşında da klasikgitar dersleri almaya başladım. İlkokul yıllarında arkadaşlarımın ve öğretmenlerimin gözdesiydim. İlkokulu Londra'da okudum ve herkes beni çok severdi" diye konuştu.

Aşk ve Mutluluk

1. Bölüm

Bella

Hayatım akıl alınmayacak şekilde mutlu geçiyordu. Vampir olalı tam 5 sene olmuştu, benim sonsuz aşkım Edward ve hayatımın mucizesi Renesmee ile ve tabiî ki diğer aile üyelerimle de. Ben bunları düşünürken hayatımda hiç unutmayacağım kokuyu hissettim. Bu koku tabiî ki benim sonsuz aşkımın kokusuydu ve bana doğru geliyordu.

- Aşkım burada böyle ne yapıyorsun?

- Mutluluğumu düşünüyordum. Size nasıl sahip olduğumu…

- Asıl ben size nasıl sahip oldum bilmiyorum Bella. Sana zarar vericem diye uzaklaştım senden ama sonra yapamadım,sana deliler gibi aşıktım ki ne mucize ki sende bana öyle aşıktın ve hala aşıksın.

- Seni çok seviyorum aşkım diyerek dudaklarına yapıştım. Ama bu anı bozan Emmet oldu. Oturma odasından bize sesleniyordu.

- Vayy rahatsız ettim herhalde ilk defa devlet işlerini tartışmak yerine meşguldünüz galiba deyip gülmeye başladı. Aman her zamanki Emmet işte ama çok utanmıştım.

- İri kardeşim biliyorsun ki senle anlaşmamız vardı, yoksa anlaşmanı bozuyor musun?

- Sana rövanş demiştim küçük kardeşim rövanşı yapana kadar kurtulamazsın benden… tekrar gülmeye basladı galiba Emmet hiç değişmiyecekti. Yanında benim güzeller güzeli biricik kızımda vardı ve bize gülüp duruyordu daha doğrusu amcasıyla kahka atıp gülüyorlardı. Merak ettim bunları böyle güldürenin ne olduğunu ve tam Edward’a dönüp sorcaktım ki Edward’ın dudağının bir kısmı ruj olmuştu. Off hiç bu kadar utandığımı hatırlamıyorum Emmet’in ağzından hiç kurtulamıyacaktım.

- Neyse sizi çağırıyorlar onun için geldik. Alice bir şeyler görmüş ama siz gelmeden söylemicekmiş. Oynaşmak yerine çabuk hazırlanıp gelin diyerek gülüp kızımızıda alıp gitti Emmet. Acaba Alice ne görmüştü. Gene Voltorulilermydi hadi ama ya onlardan bıktım artık, ne zaman onlardan tamamen kurtulcaktık. Hemen hazırlanıp büyük eve gittik her kez bizi bekliyordu. Alice’in gözü boşluğa bakıyordu hala geleceğe bakıyordu demek ki.

- Emin misin? Alice bunu soran Edward olmuştu. Alice’in aklındaki görüntülere bakıyordu.

- Bilmiyorum Edward kararlarını değiştirip duruyorlar, anlamıyorum ama neden böyle bir şeye kalkıştıklarını.

- Neden bahsediyorsunuz? Kimler kararlarını değiştirip duruyor, bize de söyleseniz… bunu sabırsız şekilde soran Rosalie olmuştu ama ben anlamıştım gene onlardı.

- Voltoruliler dedim. Edward bana şaşırmış şekilde baktı, bu kadar çabuk anlıyacağımı tahmin etmemişti.

Edward

- Bella “ Voltoruliler” demişti. Bu konuyu bu kadar çabuk anlamasına çok şaşırmıştım. Ama haklıydı her yerden onlar çıkıyordu ve hep korkuyordu bizi kaybetmekten. Gene voltoruliler bizi yok etmek istiyorlardı, 5 yıl önce ki büyük yenilgilerini intikamını almak istiyorlardı. Her kez merakla Alice ve bana bakıyorlardı açıklama yapmamızı istiyorlardı. Bu açıklamayı Alice bırakmak yerine ben konuşmaya başladım.

- Evet Bella haklı. Voltoruliler güçlerine güç katmışlar , yeni vampirler oluşturmuşlar. 5 yıl önceki büyük yenilgilerinin acısını almak istiyorlar ve kararlılar. Sadece ailemizden 4 kişiye seçme hakkı vericekler…bu son sözcüğü söylerken sesim gittikçe kısılıyordu. O kişilerin kim olduğunu söylemeden benim yerime Esme söyledi.

- Sen , Alice,Bella ve Renesmee demi?

- Evet ama yeni vampirlerin güçlerini bilmiyoruz. Onların güçlerini düşünmemeye çalışıyorlar. Bunları söylerken Bella’ma bakıyordum, camdan dışarıyı seyrediyordu ama telaşlı olduğu gözlerinden belliydi. Aklını okuyamasam da ne düşündüğünü biliyordum bizi sevdiklerini kaybetmekten korkuyordu. Onu biricik aşkımı ne kadar büyük bir tehlikeye atmıştım böyle. Onu hiç ama hiç hakketmiyordum ama ondan da vazgeçemem. Ne kadar bencil birisiyim…ben bunları düşünürken biricik kızımın sesi beni bu düşüncelerden kurtardı. Nessie Jakop ile içeriye gülerek girdiler. Kızım ne kadar da mutluydu. Her kez Nessie gili görünce normal görünmeye çalıştı.

- Ben avlanmaya gidiyorum gelmek isteyen var mı? Bu soruyu soran bella’m dı ondan bir dakika bile ayrı kalmak istemiyorum.

- Bende geliyorum deyip hemen sonsuz aşkımı sırtıma alıp pencereden atladım.

Bella

- Sonsuz aşkım Edward beni sırtına alıp ava doğru koşmaya başladı. Onu bir daha böyle hissede bilecekmiydim… onu , kızımı ve ailemi kaybedemezdim. Ne güzel mutlu bir hayat yaşıyordum , bu muydu yani bu kadar mı yaşıcaktım. Avlanmam lazımdı belki biraz da olsa sakinleşirim. Geyik kokuları geliyordu, hemen o tarafa koşmaya başladım , Edward da koşmaya başladı. Ben ikinciyi bitirdiğimde Edward çoktan bitirmiş beni izliyordu. Oda kaybetmekten korkuyordu bende sonsuz aşkıma bakmaya başladım gözleri , dudakları…daha fazla dayanamadım hemen üstüne atlayıp o muhteşem dudaklarını öpmeye başladım büyük bir açlıkla ve hiç konuşmadan öyle devam ettik.

Haiti Yardım Konseri Ve Rob'un Mesajı

Rob:Dümdüz hale gelmiş üniversite binasının altında Maxim bekledi.Anne karnındaki bir bebek gibi büzülmüştü ve hareket etmesi çok zordu.Karanlıkta,koşturmaca seslerinin arasında,acının,açlığın ve susuzluğun içerisinde birisinin onu bulması için dua etti.6.gün duaları kabul oldu.Yıkıntıların arasından kurtacılara yollanan SMS mesajı sayesinde bulundu.
Şimdiye kadar olmamaış bir şekilde dünyamız bu trajediye teknoloji sayesinde bağlanmış durumda.Twitter yenilemeleri,kayıpların fotoğraflarının olduğu facebook sayfaları ve yardım isteyen SMS mesajları...
Bu teknolaji şu anda bizim içinde çalışıyor.hopeforhaitinow.org sayfalarında dünyanın neresinde olursanız olun,bağış yapabilir ve Haiti'deki insanlarla direk kontağa geçebilirsiniz.Haitililere tekrar ayaklarının üstünde basabilmeleri için orada olanları izleyenlere katılın ve ne dediklerini dinleyin.
Lütfan hopeforhaitinow.org sayfasına gidin ve kadar verebilirseniz verin.
Teşekkürler.

Robert Haiti’ye Acil Umut için Stüdyo'ya Geldi!

Bu gece 03:00′te MTV Türkiye’de canlı olarak yayınlanacak yardım amaçlı programda yer alacak olan Robert, Londra’daki stüdyoya geldi… Programın Londra kısmının banttan yayınlanacağı ve çekimlerin tamamlandığı söyleniyor…

Robert için Yeni Film Olasılığı?

Robert Pattinson ve Sean Penn Fox 2000’in Büyük Buhran Dönemi dramı “Filler için Su” (Water for Elephants) için konuşulan isimler arasında.

Reese Witherspoon’un, Francis Lawrence tarafından yönetilecek filmde rol alacağı kesinleşti. Filmin senaryosu Richard LaGravenese tarafından hazırlanıyor.

Sara Gruen’in çok satan aynı isimli romanından uyarlanacak olan film, Cornell Üniversitesinde Veterinerlik okuyan bir öğrencinin (Pattinson) ailesi öldürüldükten sonra okulu bırakıp Benzeni Kardeşler isimli bir gruba sirk veterineri olarak katılmasını konu alıyor. Witherspoon filmde karizmatik ama karmaşık hayvan terbiyecisi August (Penn) ile evli Marlena isimli güzel at binicisini canlandıracak.

Haziran ayında çekimlere başlanması planlanan filmin detayları henüz stüdyo tarafından onaylanmadı. Filmin yapımcılığını Gil Netter, Erwin Stoff ve Andrew Tennenbaum üstleniyor.

Alacakaranlık yıldızı Pattinson son zamanlarda her stüdyonun talep listesinde. Oyuncunun filme sıcak bakması bekleniyor. Şu an yardım kuruluşları ile birlikte Haiti’de olan Penn daha büyük soru işareti. Stüdyodan teklif aldı ama halen rolü değerlendiriyor.

Filler için Su kitabı için tıklayınız…

Emilie de Ravin ile Beni Hatırla Üzerine

Emilie de Ravin Söyleşi

2010 Emilie de Ravin için çılgın bir yıl olacak. 28 yaşındaki çarpıcı Avustralyalı yıldız Şubat ayında Lost dizisinin Final sezonu için setlere dönecek ve 5 yıldır devam eden kurgu ve karmaşa dönemini kapatacak. Önümüzdeki ay onu “Beni Hatırla” filminde Robert Pattinson’ın sevgilisi olarak izleyeceğiz, ki bunun çok büyük bir olay yaratacağını tahmin ediyoruz. Büyük olay ile kastımız gençlerin aklını alan günümüzün Hollywood kalp ağrısı ile Bella Swan tarzı bir sevgi. Yani Sayın de Ravin, gerilmeyin, anlaştık mı?

Ama oyuncu MTV ile yaptığı ropörtajında bunu normal karşıladığını açıkladı. Çok başarılı olduğu ve önümüzdeki yılın gözdesi olacağı için de Ravin’I 2010 yılında izlememiz gereken ilk 10 listemize alıyoruz. De Ravin yaptığımız uzun söyleşide bizlere Lost hakkında ipuçları verdi ve Beni Hatırla filmi ile birlikte etrafını saran çılgın ilgiyi açıkladı ve ne zaman Robert ile görüşse nasıl hemen aralarında birşeyler olduğu dedikoduları çıktığını anlattı.

MTV: Herkesin takıntılı bir şekilde takip ettiği bir dizinin çekimlerine dönüyorsun, gezegendeki en büyük oyunculardan biri ile rol arkadaşısın – 2010 senin için gerçekten büyük bir yıl olacak gibi hissediyor musun?

Emilie de Ravin: Evet, çılgınca heyecanlıyım. Dizi olağanüstü, ve ben beşinci sezonda yoktum, böylece Beni Hatırla’nın da arasında olduğu başka projelerle ilgilendim. Bu kadar çok sayıda yetenekli insanla bir arada olmak insana ilham veriyor. Ve dizinin bitmesi ile, acı bir sevinç duyuyor ve üzülüyorum, ama bitişi de olağanüstü olacak. Grupta en son kalanlardan olmak istemeyeceksiniz!

MTV: Peki Beni Hatırla nasıl ortaya çıktı? Rob ile seçmelere katıldın mı?

De Ravin: Beni oynadığım rol için bir süredir oyuncu arıyorlarmış, pek çok farklı kıza bakmışlar. Ben çekimler başlamadan üç hafta önce senaryoyu okudum.Rob ile deneme çekimi yapmak için New York’a gittim ve anında birbirimize ısındık ve aramızda müthiş bir kimya oluştu, ki bu genelde bu kadar kolay olmaz. Elbette orada rol yapacaksınız, ama yapacağınız rol için de karşınızdaki oyuncu ile aranızda bir bağ olmasını istersiniz. Bizim aramızda vardı. Ve daha o gün kostüm provalarına gönderildim.

MTV: Bu rolü almadan önce Rob’u gittiği heryerde takip eden bu çılgınlığı hissetmiş miydin?

De Ravin: Sanırım etmiştim, ama bu durumu tam olarak film çekimleri için sete gittiğim ilk gün anladım, ve şöyle oldum, “Oooooh, Tamam.” Filmin neredeyse %90’ını Manhattan’da dış mekanlarda çektik ve pekçok paparazzi ve hayran bizi izlemeye geliyorlardı, bu sebeple yaptığın işe daha çok odaklanman gerekiyor.

MTV: Gerçekten delilik miydi?

De Ravin: Filmin dış mekan çekimlerinde pek çok çılgın an yaşandı ve biz çekimlere devam etmek için insanların uzaklaştırılmasını bekledik. İnsanlar gitmek istemiyorlardı. Rob ve ben bu duruma çok gülüyorduk. İkimizin bir lunaparka gittiği bir buluşma sahnesi vardı ve bu basına, paparazzi ve hayranlara duyurulmuş. Provaları yapıyorduk ve çevremizdeki insanların farkında değildik, bir an durduk ve birbirimize bakıp, “Bir dakika, biz ne yapıyoruz?” olduk. Sahnemizi çekmeye çalışırken orada bulunan yüzlerce insan yüzünden kendimizi işimize veremiyorduk.

MTV: Rob ile çekimler dışında nasıl bir ilişkiniz var?

De Ravin: Çok kısa sürede uyum sağladığın, inanılmaz derecede yetenekli ve kendini bir filmi en iyi şekilde çekmeye adamış bir insanla birlikte çalışmak harika birşey. Çekeceğiniz sahne hakkında konuşabileceğiniz birine sahip olmak ve aranızdaki ilişkinin çok doğal ve kolay olması, onunla arkadaş olabilmek ve senaryoya kendimizi adamak filmin çekimlerini çok keyifli hale getirdi.Rob ve benim kamera karşısında geliştirdiğimiz ilişki çok doğaldı, ve gerçek hayatta da doğal bir ilişki geliştirdik.

MTV: Ama sen bana hergün birlikte vakit geçirdiğiniz karavanda “Alacakaranlık’I birlikte izlemediğinizi söylüyorsun?

De Ravin: Hayır! Filmleri çekimler başlamadan önce izlemedim. Filmler harikalar. Beni hatırla filminden çok çok farklılar. Alacakaranlık ve Beni Hatırla birbirine kesinlikle benzemeyen filmler. Aynı şekilde Edward Cullen ve Tyler arasında da pek benzerlik yok.

MTV: Filmde Pattinson’ın canlandırdığı Tyler’a aşık olan üniversite öğrencisi Ally’I canlandırıyorsun. Bize biraz bu iki karakter arasındaki ilişkiyi anlatır mısın?

De Ravin: Ally ve Tyler arasındaki ilişki çok güzel bir şekilde gelişiyor. Bu çok dürüst, doğal ve gerçek bir aşk hikayesi. Alıştığını Hollywood tarzı aşk hikayelerinden değil. Her ikisi de böyle bir ilişki aramıyordu, ama birden oluyor. Kesinlikle aralarında fiziksel bir çekim var, ama ayrıca kelimelerle anlatamayacağınız bir durum da var. Çok nadir yaşanan şartlar içinde bir araya geliyorlar. Aralarındaki ilk bakışta aşk değil, ama ilk bakışda birbirlerinden hoşlanıyorlar. İlişkileri başladığında her ikisinin de başka kimsenin onları anlamayacağını düşünerek kendi içlerine kapanmalarına neden olan büyük aile sorunları var. Sonra birbirlerini buluyorlar. Birbirlerine karşı rol yapmıyorlar. Çok açıklar ve oldukları gibiler. Bazen güzel, bazen çirkin ve bazen sinir bozucu olaylar yaşıyorlar, ama hepsinde birbirlerine açıklar.

Esme Adası

2. Bölüm

Tekneyle giderken Edward hiç konuşmadı. Bu benim işime geliyordu. Biraz düşünmem lazımdı. Jacob’ımı düşünüyordum. Esme Adasına gelirken mutluluktan hiç takmıyordum ama şimdi dönüşümle beraber üstüme bir yük binmişti adeta. Forks’a döner dönmez Jacob’la konuşmam lazımdı. Kendimi böyle onsuz çok eksik hissediyordum. Ama bununda üstesinden gelecektim. Edward’ı, hayatımın anlamını bir daha üzmeyecektim . Ben bu düşüncelere dalmışken Edward bana dönerek:

‘’ Yine ne düşünüyorsun hayatım? Lütfen bana söyler misin? ’’ dedi.

Benim düşüncelerimi okuyamamak Edward’ı delirtiyordu ama bu benim hoşuma gidiyordu. Maalesef Edward’a yalan söyleyecektim.

‘’ Seni düşünüyordum. ’’

Aslında bu pek de yalan sayılmazdı. Onu düşünmediğim tek bir anım bile yoktu. Yanağıma küçük bir öpücük kondurup inmemiz gerektiğini söyledi. Etrafıma baktığımda kıyıya vardığımızı fark ettim. Hemen ayağa kalkarak Edward’ın boynuna sarıldım ve ‘’seni çok seviyorum.’’dedim. Oda her zamanki mükemmelliğiyle ‘’en az senin beni sevdiğin kadar ‘’ dedi. Onun bu sözleri karşısında adeta kalbim yerinden çıkacakmış gibi oluyordu. Bu çok utanç vericiydi. Tekneden indiğimizde ilk önce arabayla Rio’ya daha sonra da uçakla Seattle’a geçtik. Tabi ben yol boyunca yorgunluktan Edward’ın kollarında uyudum. Uyandığımda karşımda Emmett, Alice, Rosaeli varlardı. Hepsi de bana gülümseyerek bakıyorlardı. Biri hariç.
‘’ Ah Bella sizi çok özledik hadi kalk bana her şeyi baştan sonuna kadar anlat. ’’ Dedi Alice. Sanki her şeyi bilmiyormuş gibi.

‘’ Aaaaaaaaaaa olur mu kardeşim bu onların özel hayatı bak ben hiç Esme’nin evini yıktınız mı diye soruyor muyum? ’’ dedi Emmett alayla. Kahkahası her tarafı inletiyordu. Utancımdan kıpkırmızı olmuştum. Edward da gülüyordu. Ben de lafı değiştirmek için

‘’Bende sizleri, hepinizi çok özledim. ’’ dedim. Hepinizi biraz vurgulayarak. Gerçektende hepsini çok özlemiştim. Alice hala anlatmam konusunda ısrarlıydı ben çok sıkılmıştım Edward’a beni kurtarması için bakış attım. Hemen kurtarıcı meleğim yanıma gelerek :

‘’Aşkım yorgunsundur istersen biraz dinlen sonra konuşursunuz ‘’ dedi. Alice hemen araya girdi.

‘’ Daha yeni uyandı Edward ’’ dedi.

Gerçektende yorgun değildim ama Edward’la başbaşa kalmak istiyordum.

‘’ Onun insan olduğunu bazen unutuyorsun Alice, Bella dinlenmeli. ’’ Dedi Edward. Alice onaylarcasına başını salladı. Maalesef hala insanım diye geçirdim içimden. Edward’a dönerek:

‘’ Sen de gelirsen olur. ’’ dedim. Amacım Edward’la baş başa kalmaktı. Oda bunu anladı ki kabul etti. Edward’ın eski odasına yani bizim yeni odamıza kadar sürükledim onu. Arkamdan Emmett’in kahkahasını duyuyordum. Ardından konuşmaya başladı:
‘’ Bir dakika bile ayrı kalamıyorsunuz di mi? Bir dahaki sefere daha inandırıcı bir yalan söyleyin ’’ dedi ve kahkahayı patlattı. Emmett bazen benim sinirlerimi gerçekten çok bozuyordu. Ama yinede seviyordum ayıcığı. Ben Edward’ın kollarında tam uyuyacakken Edward kaskatı kesildi. Ne olduğunu anlamak için yüzüne baktım.

‘’ Edward ne oldu neyin var? ’’

Bir şey demedi. Tam ağzımı açacakken:
‘’Jacob geldi benimle konuşmak istiyor ‘’dedi.

Bu ismi duyunca kalbime adeta bir hançer saplandı. Daha ne isteyebilirdi ki son olanlardan sonra? Ama ben bunun cevabını öğrenecektim.

‘’ Ben de geliyorum Edward. ’’

‘’ Hayır sen gelmiyorsun sana bir şey olmasına asla izin vermem anlıyor musun? ’’

‘’ Ne yani bir şey mi olacak Edward? Lütfen daha açık konuş.’’

‘’ Bir şey olduğu yok Bella sen sadece beni burada bekle.’’ Dedi ve odadan çıktı. Bende hemen arkasından indim herkes bize şaşkınlıkla bakıyordu.

‘’ Sana gelmeyeceksin dedim. ’’dedi sinirle.

‘’ Sen orada onunla konuşurken ben burada duramam Edward ’’ dedim bağırarak. Arkasından ormana daldım . Arkamdan ayak sesleri geliyordu. Ama ben bunu düşünemeyecek kadar meşguldüm. Edward’ın yanına gittim. Jake bana öfkeyle bakıyordu.

‘’ Sonunda teşrif edebildiniz, yollarınızı gözledik doğrusu’’ dedi. Jake ne olmuştu böle tanıyamıyordum onu.

‘’ Ne dediğini sanıyorsun sen ’’ dedim. Artık sinirlenmeye başlıyordum.

‘’ Oooooooo Bella da gelmiş, hem de ölmeden. ‘’

‘’ Jake kapa çeneni ve şimdi defolup git.’’

Artık jake ile ilgili düşüncelerim tamamen değişmişti tıpkı onun değiştiği gibi ilk zamanlar tanıdığım güler yüzlü Jake değildi.

‘’ Gideceğim ama ilk önce sizinle görülecek hesaplarım var. ’’ Dedi ve ani bir hareketle kurda dönüştü. Edward beni hemen arkasına aldı.

‘’ Hesabın benimle kurtçuk bitirelim şu işi ’’ dedi Edward.

Duyduklarıma inanamıyordum. Jake tam Edward’a saldıracakken hiç düşünmeden Edward’la Jacob’ın arasına girdim. Jake’in pençeleri bende buluştu ve yere yığıldım. Artık hiçbir şey hissetmiyordum. Uyuşmuştum adeta. Kulağıma Edward’ın, meleğimin bağırışları geliyordu. Ne dediğini anlayamıyordum. Gözlerimi kapatmamaya çalışıyordum ama beni dinlemiyorlardı. Bilinçsizliğime doğru sürükleniyordum. Belki de son kez akıyor gözyaşlarım gözlerim kapanırken.

Renesmee Doğmasaydı...

1. Bölüm

Edward’la Esme Adası’nda çok mutluyduk. Edward’ın oyalamalarını saymazsak tabi. Ama artık bir karar almıştım, onu zorlamayacaktım. Artık Esme Adası’ndan dönüp karar verdiğim gibi Edward’la üniversiteye yazılacaktık. Ama ondan önce Edward’ın sözünü tutması gerekiyordu. Ben ne zaman bu konuyu açsam kapatmak için bahaneler arıyordu.

‘’Edward aşkım düşünüyordum da artık sözünü tutma sırası sende .’’

‘’Ne sözü?’’

‘’Şimdide bilmemezlikten mi geliyorsun Edward? ’’

‘’ııı,hmmmm ’’

Tam cevaplayacakken Edward’ın telefonu çaldı. Arayan tabiki de Alice’di.

‘’Efendim Alice ’’ dedi.

‘’Edward artık bunu yapmak zorundasın biliyorsun bundan kaçamazsın.’’

‘’Biliyorum Alice ama sen de beni anla onu canavara, ruhsuz birine dönüştürmek istemiyorum, neyse bunu sonra konuşuruz ne oldu neden aradın? ’’

‘’Sizi çok özledik ne zaman geleceksiniz? Geleceğe bakıyorum ama Bella sürekli karar değiştiriyor.’’
‘’ Bella burayı çok sevdi. Ama iki, üç gün içinde geliriz herhalde. Üniversiteye yazılacağız daha. ‘’

‘’Tamam görüşürüz o zaman. ’’

Bir hayal kırıklığı daha yaşadım. Belki Alice Edward’ı ikna eder diye düşünmüştüm ama her zaman ki gibi Edward yine sonraya erteledi. Daha sonra Edward yanıma gelerek ellerini belime dolayıp beni kendine çekti. Dudağıma küçük bir öpücük kondurdu ve hemen geri çekildi. Bilmemezlikten gelerek:

‘’ Ne oldu Edward Alice niye aramış? ’’

‘’ Bizi çok özlemişler artık gelmemizi istiyorlar. ’’

Her zamanki gibi yine eksik söylemişti. Aslında buradan ayrılmak istemiyordum. Ama ne kadar çabuk ayrılırsak o kadar benim için daha iyiydi. Çünkü: Ailenin diğer fertleriyle Edward’ı sıkıştırmak daha kolay olacaktı. Biliyordum ki onlar benim tarafımda olacaklardı. Gerçekten onları çok özlemiştim. Rosaeli de dahil. Son günlerde ona karşı içimde sıcaklık hissediyordum. Nedenini bende bilmiyorum. Kendimi bu düşüncelerden sıyırıp Güneşime döndüm. Çarpık gülümseyişiyle bana bakıyordu. Yine beni büyülemişti ama söylemem gerekenler vardı.

‘’ Hadi gidelim Edward gerçekten onları çok özledim. ’’

‘’ Bugün mü aşkım, acele etmemize gerek yok. ’’ dedi şaşırarak.

‘’ Evet hayatım artık gitmek istiyorum. ’’

‘’ Tamam o zaman ben tekneyi hazırlayayım sen de hazırlan’’ dedi.

Ben de kafamla onayladım. Hemen gidip Edward’la benim eşyalarımı topladım. Daha sonra son kez banyoya gidip duş aldım. Ve artık hazırdım. Edward o sırada teknenin hazır olduğunu söyledi ve valizleri alıp tekneye doğru ilerlemeye başladı. Bende arkasından çıkıp tekneye bindim. Teknede son defa Esme Adası’na, ilklerimi yaşadığım yere baktım ve uçsuz bucaksız denizi yararak yeni hayatıma, yeni aileme doğru ilerledik.

Eğlenceli Bir Oylama: Kocanızı Kiminle Değiştirirdiniz?

Oy vermek için T I K L A Y I N I Z

Bir Başka Oylama: En Seksi Yeni Ay Oyuncusu Hangisi?

Oy vermek için lütfen T I K L A Y I N I Z

En Şık Vampir

GQ dergisi, bu yılın en şık ve en kötü giyinen isimlerini belirlediEn iyi giyinenler listesinin başında, rol aldığı Alacakaranlık (Twilight) serisinde canlandırdığı romantik vampir rolüyle fenomen olan Robert Pattinson geldi. En kötü giyinen isim ise, İngiltere Başbakanı Gordon Brown oldu. Üçüncü sıradan birinci sıraya yükselen Brown’ı takip eden bir diğer isimse Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy oldu. Dergi, boy takıntısından ötürü topuklu ayakkabı giyen Sarkozy için “Boyuna endişelenerek zaman harcamak yerine stili için endişelenmeli” eleştirisinde bulundu.
En şık giyimliler
1. Robert Pattinson (Aktör)
2. Take That (İngiliz pop müzik grubu)
3. Alex Turner (Müzisyen)
4. Fantastic Mr Fox (Çocuk kitabı kahramanı)
5. Tom Ford (Tasarımcı)
6. Daniel Craig (Aktör)
7. David Furnish (Yapımcı)
8. David Cameron (Politikacı)
9. David Beckham (Futbolcu)
10. Dizzee Rascal (Şarkıcı) En kötü giyimliler
1. Gordon Brown (İngiltere Başbakanı)
2. Russell Brand (Komedyen)
3. Nicolas Sarkozy (Fransa Cumhurbaşkanı)
4. Boris Johnson (Londra Belediye Başkanı)
5. Top Gear Ekibi (Televizyon dizisi)
6. Piers Morgan (Televizyon siması)
7. The Match Of The Day Ekibi
(Futbol porgramı)
8. Kim Jong-il (Kuzey Kore lideri)
9. Johnny Borrell (Gitarist)
10. Peter Stringfellow (Gece kulübü patronu)

Uma Thurman Yakışıklı Vampirin Eşi Olacak

Ünlü aktris Uma Thurman, ''Bel Ami'' adlı filmde ''Alacakaranlık-Twilight'' serisiyle tanınan gözde aktör Robert Pattinson'ın eşini canlandıracak.

Ünlü aktris Uma Thurman, ''Bel Ami'' adlı filmde ''Alacakaranlık-Twilight'' serisiyle tanınan gözde aktör Robert Pattinson'ın eşini canlandıracak. Konusu 19. yüzyılda geçen filmde, ünlü ikiliye Christina Ricci ile Kristin Scott Thomas eşlik edecek.

People dergisinin haberine göre, ''Alacakaranlık'' serisinde bir ölümlüye aşık olan ''Edward Cullen'' isimli bir vampiri canlandıran Pattinson, ''Bel Ami'' isimli yeni filminde izleyiciyle buluşacak. People dergisinin anketinde ''Yaşayan En Çekici Erkek'' seçilen Pattinson'ın başrolü üstlendiği filmde, aktörün rol arkadaşları Uma Thurman, Christina Ricci ile Kristin Scott Thomas olacak.

Konusu 19. yüzyılda geçen ''Bel Ami'', Guy De Maupassant'ın aynı adlı romanından beyazperdeye uyarlandı. Pattinson'ın canlandırdığı ''George Duroy'' isimli karakter üzerine kurulu olan film, bu genç gazetecinin Paris'te çok etkili ve güzel bir kadınla kurduğu ilişki ve acımasızlığı sayesinde şöhret basamaklarını birer birer çıkarak kentin en güçlü adamı haline gelmesinin öyküsünü işliyor.

Film, Thurman'ın, Duroy'un bir arkadaşının eşiyken onunla ilişki kurması ve aksanını düzeltmesine yardımcı olmasıyla başlıyor. Sosyetenin gözbebeği olan bu güçlü kadın daha sonra hayatını Duroy ile birleştiriyor. Filmde, Kristin Scott Thomas gazeteci Duroy'a aşık olan sosyeteden bir kadını, Christina Ricci ise hafif meşrep genç bir ev kadınını canlandırıyor.

Filmin yönetmenliğini Declan Donnellan üstlenecek. ''Bel Ami'' isimli yapım, Donnellan'ın ilk yönetmenlik denemesi olacak.

''Pulp Fiction'' ve ''Kill Bill'' serisinin ünlü oyuncusu Uma Thurman'ın sözcüsü, ''Bel Ami'' isimli yapımın senaryosunun tam olarak şekillenmediğini, ikili arasındaki sahnelerle pek çok ayrıntının da bu nedenle belli olmadığını ifade etti.

Filmde 39 yaşındaki Uma Thurman'ın eşini canlandıracak olan 23 yaşındaki genç aktör Robert Pattinson da filmin baş kadın karakterinin ''tam anlamıyla ilham verici'' olması gerektiğini söyledi.

Senaryosunu Rachel Bennette'in kaleme aldığı filmin çekimlerine gelecek ay başlanacak.

Giderek Bella'ya benziyor!

'Alacakaranlık' serisinde canlandırdığı "Bella" karakteriyle tüm dünyada üne kavuşan Kristen Stewart, zaman geçtikçe Bella'ya benzemeye başladığını söyledi.

Stewart, "Bella'yla ilgili olumsuz bir eleştiri geldiğinde çok korumacı davranıyorum. Onun kararlarını çok benimsedim" dedi.

Yeni "Örümcek Adam" Aranıyor

Genç yıldızlar yeni "Örümcek Adam" olmak için yarışıyor.
Tobey Maguire'ın bu rolü bırakmasından sonra gözler yeni adaylara çevrildi.
Adaylar arasında "Alacakaranlık" serisinin yıldızı Robert Pattinson ve Harry Potter ile tanınan Daniel Radcliffe'de var.

Rob'un Mükemmel Mimikleri

Kristen Stewart - Robert Pattinson Çekim

Bella - Edward

Robert Pattinson - Taylor Lautner Tyra Banks Show

Robert Pattinson and Kristen Stewart

Haiti için Umut Kampanyasından Haber

Robert Cuma gecesi yayınlanacak Televizyon programına Londra’dan katılacak. Canlı programın yayınlanacağı kanallarla ilgili son bilgilere göre bizler de CNN International, National Geographic ve MTV Networks International kanalları aracılığı ile yayını izleyebileceğiz.

Taylor Swift, Keith Urban, Sheryl Crow ve Kid Rock da 22 Ocak 2010 Cuma günü New York saati ile 20:00’de (Türkiye saati ile 23 Ocak 2010 – 03:00) 2 saatlik canlı yayın ile sunulacak olan Haiti için Umut: Depremzedeler için Küresel Yardım kampanyasına katılacak müzik, televizyon ve film dünyasının 100 gönüllü ismi arasına katıldılar. Kampanya ile 12 Ocak 2010 tarihinde Haiti’de gerçekleşen depremden zarar görenler için para toplanacak.

Swift Los Angeles’da sahneye çıkarken Urban, Crow ve Kid Rock özel konserler verecekler. Los Angeles’ta sahneye çıkacak diğer isimler; Alicia Keys, Christina Aguilera, Dave Matthews, John Legend, Justin Timberlake ve Stevie Wonder. New York’ta sahneye çıkacak isimler ise Wyclef Jean, Bruce Springsteen, Jennifer Hudson, Mary J. Blige, Shakira ve Sting. Kampanyanın Londra ayağında ise Bono, the Edge, Jay-Z ve Rihanna konser verecekler.

Kampanya kapsamında söylenen tüm şarkılar Apple iTunes mağazasında 23 Ocak’tan itibaren şarkı başı 99 cent’ten satışa sunulacak. Tüm gelirler Haiti için Umut kampanyası için kurulan kaynaklara aktarılacak.

Clinton Bush Haiti Fund ve United Nations World Food Programme da kampanyaya dahil oldular. Listede ayrıca Oxfam America, Partners in Health, Kızılhaç, UNICEF and Yele Haiti Foundation yer alıyor. Televizyon şovundan sağlanacak gelir her bir yardım programına eşit olarak dağıtılacak.

Televizyon programında Haiti’den CNN muhabiri Anderson Cooper, Los Angeles’tan Ben Stiller, Brad Pitt, Chris Rock, Drew Barrymore, George Clooney, Halle Berry, Leonardo DiCaprio, Meryl Streep, Morgan Freeman, Oprah Winfrey ve Samuel L. Jackson, :New York’tan Jon Stewart ve eski Amerikan Başkanı Bill Clinton ve Londra’dan Robert Pattinson konuşmacı olarak yer alacak.

Haiti için Umut çok sayıda uluslararası kanalda gösterilecek. Televizyon şovu Amerikan kanallarından ABC, CBS, NBC, Fox, CNN, BET, The CW, HBO, MTV, VH1, CMT, PBS, TNT, Showtime, Comedy Central, Bravo, E! Entertainment, the National Geographic Channel, Oxygen, G4, CENTRIC, Current TV, Fuse, MLB Network, EPIX, Palladia, SoapNet, Style, Discovery Health ve Planet Green kanallarda yer alacak. Kanada kanallarından ise CBC TV, CTV, Global Television ve MuchMusic şovu yayınlayacak.

Etkinlik ayrıca YouTube, Hulu, MySpace, Fancast, AOL, MSN.com, Yahoo, Bing.com, BET.com, CNN.com, MTV.com, VH1.com ve Rhapsody gibi internet kanallarında ve Alltel, AT&T, Sprint, Verizon, ve FloTV’de yayınlanacak.

Haiti için Umut dünya çapında 640 milyon evde izlenen BET International, CNN International, National Geographic ve MTV Networks International kanallarında da yayınlanacak. (Alice’in Notu: Bu programı büyük ihtimal ile bizlerin de canlı olarak izleyebileceği anlamına geliyor. Lütfen bu kanalların yayın akışlarını takip edin.)

Hugh Grant: “Robert Çılgınlığını Anlayabiliyorum!”

Alacakaranlık yıldızı Robert Pattinson Seksi, bunu zaten biliyoruz, ama bırakın kadınları Hugh Grant bile böyle düşünüyor!

Hugh Grant Alacakaranlık’ın kalp çarptıran yıldızı Robert Pattinson’ın büyük bir hayranı olduğunu açıkladı ve kendisinin neden tüm yaştan kadınların ona bu kadar düşkün olduğunu anlayabildiğini söylüyor.

Hugh Grant’a göre; “Henüz Alacakanlık’ın ikinci filmi Yeni Ay’ı izlemedim, ama Robert çılgınlığını anlayabiliyorum. O gerçekten çok seksi!”

Hugh ayrıca en son filmi “Did You Hear About The Morgans?” filminde giydiği kovboy şapkası ile seksi olduğunu düşündüğünü, ama bu düşüncesinin filmi gördüğünde değiştini söyledi.

Oyuncu “Kovboy şapkası ile oldukça seksi göründüğümü düşünüyordum. Yani en azından öyle olmasını umuyordum. Ama filmi izledikten sonra bir kaçık gibi göründüğümü kabul etmeliyim.

Ama bilmelisiniz ki her zaman kostüm tasarımcılarına beni mümkün olduğunca çekici gösterecek kıyafetler hazırlamalarını söylüyorum.” dedi.

Robert’in böyle bir problemi yok!

Uma Thurman ile Bel Ami ve Rob Hakkında

Los Angeles Confidential (LAC) Uma Thurman ile ropörtaj yapmış ve oyuncuya Robert Pattinson ile birlikte rol alacağı ve çekimlerine önümüzdeki ay başlanacak olan Bel Ami filmi ile ilgili sorular sormuş. Biz de sizler için ropörtajın bu konu ile ilgili kısımları...

LAC: Bir sonraki filminiz Bel Ami de şu an çok ünlü olan Robert Pattinson ile rol arkadaşı olmanız dışında özel ne var?

UT: O şu anda çok büyük bir yıldız. Film çok klasik, teknik ve güzel bir film. Bir yatak odası dramı. Rob ve çok sayıda Parisli ev hanımı arasında geçen aşkı anlatıyor.

LAC: Ve siz onun aşk ilişkilerinde biri mi olacaksınız?

UT: En sonunda onunla evlenen kadınım, ama arada bir takım kurgular var. Kızım bana şöyle diyor, “Anne, neden sürekli kendinden genç erkekleri elde ettiğin rolleri kabul ediyorsun?” ve ben de şöyle cevap veriyorum,”En azından bunu gerçek hayatta yapmıyorum!”

Gece Yarısı Güneşi-Yarından Sonra

2. Yarından Sonra

Bella

Gecenin tam ortasıydı dolunayı andıran aya bakıyordum. Edward yavaşça yanıma geldi.

“Aşkım bugün doğum günün ne dilek tutacaksın?”

“Seninle ve kızımla sonsuza kadar yaşamak” Sonsuza kadar bu kelime benim için çok önemliydi.

“Sonsuza kadar.” Onun içinde sonsuza kadar kelimesi en az benim kadar değerliydi. İçerden garip bir ses geldi. Sanırım Edward’ın telefonu çalıyordu. Koşarak gitti.

“Alo.”

“Geliyoruz.”

“Ne oldu Edward.”

“Sakin ol aşkım sanırım bir aksilik var gidince öğreneceğiz.” Koşmaya başladık biricik kızım şimdi Charlie’deydiler. Bu aksilik her neyse çabuk bitse iyi olacaktı. Yoksa benim kızım orada uyuya kalacaktı.

Büyük eve vardığımızda partiden eser kalmamıştı. Herkes Alice’nin yanında toplanmıştı. Bir şey olacağı kesindi ama neydi? Esme beni görünce hemen yanıma yaklaştı

“Endişelenme, Volturiler değil.”

“Hım, peki gelecekle ilgili ne bizi bu kadar sarstı, bu mutlu ve huzurlu günlerimizde?”

“Emin değiliz fakat Alice bir şeyler gördü bir çeşit sürü gördü.”

“Ve bize saldıracaklarını da gördü.”

“Nasıl yani? Daha açık bir şekilde söyler misiniz?”

“Peki Bella, Hatırlarsan yaklaşık 5 yıl önce Volturiler Reneesme için burada olduklarında. Kurtlardan çok korktuklarını görmüştük.”

“Ve onlara bir kurt adam sürüsü saldırdığını da görmüştüm ve sizlere neden korktuklarını söylemiştim.”

“Teorimizi göre, Yarından sonra dolunay ve genelde kurt adamlar dolunayda dönüşüyor kitaplar, filmler ve efsanelerde böyle gösteriyor.”

“Yani yarından sonra bizlere saldıracaklar peki bunu anladım ama neden?”

“Biri bize karşı onları kışkırtmış.”Bu sözden sonra herkes Alice’nin etrafına toplandı Alice’nin gözü ise gelecekteydi. Bir şeyler görüyordu kesindi. Yüzünde aniden bir hüzün kapladı.

“Sayıları.”

“Sayıları.”

“Sayıları ne Alice söyler misin? Bizi merakta bırakma.”

“Bizden çok daha fazla olacaklar.”

“Hayır.”Alice bağırdı yeni bir şey görmüştü. Bu hiç iyiye işaret değildi.

Gece Yarısı Güneşi-Dönüş

********

Edward’ın yüzünü her gün her saniye kareleyerek incelemekten asla bıkmazdım sonsuza kadar onun kölesi olabilirdim. Sönmeyen bir aşkla hala onu çok seviyorum seveceğim sonsuza kadar. Onunla gözlerimiz kesişince hemen sorumu sordum.

“Aşkım varmamıza ne kadar kaldı.”

“Yarım saat sonra Forks’dayız.” Bu haber karşısında sevindim. Babam Charlie’yi gerçekten çok özledim. Son 2 aydır onu göremiyorum. Son finaller, final ödevleri gibi nedenlerle sadece telefonda görüşebiliyorduk. Aslında vampir zekâmla hepsini kolayca halledebiliyordum ama yinede bu duruma pek alışamamıştım. Arkadan bir esneme sesi duydum arkamı döndüğümde biricik kızım kalkmıştı.

“Canım günaydın.” O kusursuz yanaklarına ufak bir öpücük kondurdum.

“Anne Forks’a dönmemize kaç dakika kaldı.” Benim küçük kızım fizik olarak 12 yaşındaki bir kıza benziyordu. Fakat akıl olarak yaşıtlarına göre çok daha üstündü.

“30 dakika tatlım.”

Yanımızdan bizi geçen Carlisle ile Edward arasında rekabet artmıştı Vampir olmam hızdan nefret etmemi değiştirmemişti Edward yine altındaki Porsche olduğunu unutmuştu sanırım hız sınırlarını zorluyordu.

“Biraz yavaşlar mısın?” Tüm kusursuzluğuyla bana döndü ve beni öperek onay anlamında başını salladı.

Washington tabelalarını geçtik artık evimize, babama, evime çok az kaldı. O yağmurlu yol gözümde hiç değişmemişti hala aynıydı ve ucube Forks gençleri, yolun yarısını kaplayan kaygan çamur. Babamın evi bile hala aynıydı hemen yukarı çıkıp ona sarıldım.

“Tatlım hiç değişmemişsin.” Bu olaya şaşırması normaldi çünkü bizim vampir olduğumuzu bilmiyordu. Büyük sürpriz Reneesme’yi görünce beklediğim şoku geçirdi.

“Reneesme? Tatlım bu sen misin çok büyümüşsün.” Hemen ona sarıldı. Charlie Edward ve Carlisle’ye gayet resmi bir karşılama yaptı. Forks’da olmak güzeldi tahminen akşama bir parti olacaktı. Artık buna alışmaya başlamıştım. Alice benim en tatlı ve aynı zamanda en sinir olduğum kardeşim artık beni şaşırtamıyordu.

Forks’daydık parti öncesi sessizlik vardı bunu hissedebiliyordum. Alice benim biricik kardeşim sürpriz partisini bildiğimi eminim ki biliyordu çünkü geleceği görebiliyordu. Saat akşam altı gibiydi Edward av bahanesiyle çıkmıştı erken gelmişti çünkü bu akşam sürpriz parti vardı. Tüm kusursuzluğuyla karşımda bana bakıyordu yaklaştı: “Sanırım ne diyeceğimi biliyorsun.” Şaşkın yüzüme bakarak gülümsedi ve beni öptü.

“Hadi hazırlan aşkım.” Demesiyle birlikte yok olup gelmişti hazır bir şekilde bende 5 dakika içinde parti için makyajımı yaptım. Dışarı çıktık nehirden atladık. Sonra büyük evdeydik. Bütün aile benim önümde beni bekliyordu. Odaya girdiğimde sol tarafa baktım bu sahneyi hatırlıyordum. Bulanık insan hayatımdan karelere bakıyordum sanki dejavu yaşıyordum. Aynı sahneydi hediye kutular masa her şey aynı.

“Alice her zaman seni şaşırtabiliyor aşkım.” Nasıl olurdu? Bugün benim doğum günümdü ve benim haberim bile yoktu yolculuk telaşından unutmuştum. Bu fırsattan da yararlanan Alice’de tüm marifetini gösterdi. Arkamı döndüğümde Alice bana bakıp sırıtıyordu.

“Sanırım vampir olman hala hediyeleri, sürpriz partileri sevmene yaramadı.” Hala sırıtıyordu onu hala çok seviyordum bana böyle bir şeyi yaşattığı için aslında kızgındım. Dayanamayıp üstüne koştum ve sarıldım.

“Alice çok teşekkür ederim biricik kardeşim.”

“Tamam doğum günü çocuğu hediyelerin az geldi diye ağlama.” Emmet yine gururuma dokunuyordu. Mutluluk ve aynı zamanda utanma duygusu mimiklerimi kötü etkilediğini sezdim çünkü herkes suratıma acırcasına bakıyordu.

“Hadi ama Bella sadece mutlu olman için yaptık hediyeleri aç.” Esme her zaman bana annelik yapıyordu o benim biricik ikinci annemdi.

“Tamam ilk hangisinden başlayayım?”

“Benimkinden.” Alice önümde sırıtarak siyah kaplanmış bir kutuyu gösteriyordu. Açtığımda içinden bir makyaj seti çıktı.

“Özel günler için hiç makyaj yapamıyorsun bende sana bu seti aldım.” Üzerinde bu not yazılıydı. Pahalı bir şey olduğu kesindi. Gerçekten harikaydı. Daha sonra Edward eliyle mavi kutuyu işaret etti. İçinde bir anahtar vardı tam ona baktım itiraz edecekken. Eliyle ağzımı hafifçe kapattı.