Twilight Saga: Bella ve Charlie

Breaking Dawn Türkçe Altyazılı Fragmanı

Kris: Kendimi Bella'dan Ayıramıyorum

The Twilight Sαgα filmini bitirmiş olsα bile,Kristen'ın stili hαlα kαrαkterinden bir şeyler tαşıyor.

Kristen Stewαrt 17 yαşındαn beri The Twilight Sαgα'dα Bellα Swαn'ı oynuyordu,ve dört yıl sonrα bile yine de gitmedi!

"Kendimi Bellα'dαn αyırαmıyorum.İnsαnlαrın onun sαdece bir kαrαkter olduğunu düşünmelerini istemiyorum,ben tüm kαrαkterlerim gibiyim." diyor Lα Semαine'ye.

"Bu filmleri yαptığım sırαdα bir çok duygu içine girdim.17 yαşımdαyken Bellα'yı oynαmαyα bαşlαdım.Önceki filmlerimde yoğun ve muαzzαm αnlαrım oldu αmα onlαr sαdece fαntezi değillerdi,kesinlikle gerçektiler.Bu sαhneleri oynαdıktαn sonrα gerçek benliğimi görebildim." diye ekliyor.

Kristen'ın Bellα'dαn αyrılmαsının zor olαcαğınα şαşırmαdık-Twilight onun hαyαtındαn böyle büyük bir yeri kαplıyor.

Edward'a Veda Etmek (Chicago Sun Times Röportajı)

Ölümsüzlük için çok fazla. Edward Cullen yok oldu. Azıdişleri sandığa kaldırıldı, parıltılı makyaj çöp torbasına atıldı. Gün ışığıgeri geldi.


Siz bu makaleyi okuduğunuz sıralarda Robert Pattinson Şafakvakti Bölüm 2’nin final sahnelerini çekip bitirmiş olacak.


Bir şekilde en iyi hayali arkadaşıyla ayrılmış olacak.


Bir Pazar öğleden sonra Santa Monica (Kalifornia)’daki otelodasında Chicago Sun Times’a verdiği röportaj sırasında Pattinson şunlarısöyledi: “Bir ayrılık gibi hissettiriyor. Bu çocuğu seviyorum ve onu özleyeceğim.”


Romantik benliğini geride bırakmanın artıları üzerine düşünüyor.


“Artık o lensleri takmayacağım ya da vampir makyajıyapmayacağım için sevineceğim,” diyor kıkırdayarak.


Pattinson hakkında bildiğim bir şey varsa o da gülmeyisevdiği. Hem de çok. Ardından sesini yumuşatıyor.


“Pek çok macerada aynı karakteri oynamak harika aynı zamanda çok da garip çünkü hayatım son yıllarda çok değişti. Ama Alacakaranlıkve Edward Cullen her zaman hayatımın bir parçası olacak. Bütün hayatım oldu…bütün 20’li yaşlarım. Ve bunun başka bir yolu da yoktu."


Şafak Vakti’nin Kasım ayında vizyona girecek bölümü hakkında ondan bilgi ya da sır almadan bu odadan çıkmasına izin vermeyeceğimizi biliyor.


“Filmle ilgili henüz hiçbir şey izlemedim bu yüzden nasıloldu bilmiyorum. Tek söyleyebileceğim iyi hissettirdiği. Bütün kalbimlesöylüyorum ki bende en az Alacakaranlık hayranları kadar meraklıyım.”


Tatlı, Kirli BirDünya


Hayranları Pattinson’ın Alacakaranlık sonrası hayatınınnasıl olacağını merak ediyor. Bu Cuma vizyona girecek olan Sara Gruen’inromanında uyarlanan Water for Elephants’da onlardan biri.


Pattinson söz konusu filmde 1930’larda geçen ailesiningeçirdiği trafik kazası sonucunda okulu bırakan veteriner adayı Jacob’ıoynuyor. Yaşadıklarının ardından iş bulmak için sirk trenine biner ve oradapatronunun (Christoph Waltz) karısı olan sirkin yıldızına (Reese Witherspoon)aşık olur.


Evet, filmde Witherspoon’la romantik sahneleri var ama öyleabartılı haber başlıklar beklemeyin.


“Dinleyin şimdi: çekimler sırasında üşütmüştüm ve Reese’denözür dileyip durdum çünkü o “Bütün sahne boyunca burnunu çekip durdu,” diyerek bütünbasına öpüşme sahnelerini çektiğimiz sırada çok kötü bir sinüz enfeksiyonugeçirdiğimi afişe etti. Bunu 'Reese bütün kızları kıskançlıktan çatlatıyorsun,'lafına cevap olarak yaptığını düşünüyorum.”


Tam tersi mi?


“Burnumun akmasına engel olmalıydım,” diyor hayıflanarak. “Buçok utanç vericiydi.”


Kendisini sirk hayatının içine atan bu filme katıldığı içinçok mutlu.


“Bu tam anlamıyla tatlı ve kirli bir dünya,” diyor Pattinson. “Kesinlikle çok sevdim. Nefes almanıza, rahatlamanıza ve en önemlisiterlemenize izin veriliyor. Orada gerçek olan bir şeyler var ve buözgürleştirici bir deneyimdi.”


Bir hayvansever olduğunu öğreniyoruz. Bu hislerin karşılıklıolduğu da aşikar. Bir başka dişi daha onun varlığından nasibini alıyor ve oPattinson’ın en büyük hayranlarından biri olmalı.


O Tai. Kendi çapında ünlü olan filmdeki oyuncu arkadaşı fil.



“O olağanüstü bir yaratık, fillerle takılmak hayatdeğiştiren bir deneyim. Fillerde üç ay geçirmemi sağladığı için yaptığımoyunculuk mesleğini seviyorum.”


“En büyük kural atlara dikkat etmekti, sizi tepebilirler. Vezebraların daha da kötü teptiği söyleniyor. En kolay hayvanlar aslanlar,kaplanlar ve filler. Çok sevimli ve güvenliler. Sorun yaratmıyorlar ve sizisıkıntıya sokmuyorlar.”


Farkedilen Bir Yıldız


Pattinson uluslararası ününe rağmen kendinden emin bir filmyıldızı.


“Ben vearkadaşlarım Amerika'da şehirlerarası bir araba yolculuğuna çıktığım sırada NewMexico’ya gitmiştim. İlk başlarda kimse tarafından fark edilmedim ama sonra birkadın arkadaşlarımdan biri fark etti. Çünkü o bundan iki yıl önce bir paparazzinin çektiği fotoğrafta yanımda duruyordu!"


"Neredeyse kimseninolmadığı bir yerde bu kadın etrafına döndü ve çığlık atarak ‘Sen RobertPattinson’ın arkadaşı değil misin?’ diye sordu. Diğer tarafına dönüp banabaktı. Ve kadın şoka girdi. Bulunduğumuz yer merkeze çok uzaktı ve ona birambulans bulmamız gerektiğini düşünmüştüm ama bu o kadar da kolay bir şeydeğildi.”


Bir kaç yıl önce Pattinson şöhretinden rahatsız görünüyordu ama şimdi sadece gülüp geçtiğini görüyoruz.


“Öylece sokaktayürümek çok zor, bunu normal bir şekilde yapamazsın. Her adımım hakkındadüşünmem lazım. Öyle çıkıp koşarak markete gidip süt alıp gelemem. Önce birplan yapmam ve paparazzilerin nerede olduğunu çözmem lazım.”


Birde ısrarla yapılan bütün o “beraberlik” dedikoduları var. İtalyan dergisinin yazdığı Alacakaranlık’daki rol arkadaşı Kristen Stewart’la evlenme kararı aldığı ve çocuk sahibi olacağı dedikodularıda buna dahil.


“Bunu nasıl yayınladıklarını hala anlamıyorum. Tamamen uydurma bir röportaj. Tabii ki bir aile kurmak istiyorum ama gelecekte bir gün.”


Belki gerçek hayatta bebek sahibi olmuyorlar ama oynadıkları karakterler Edward ve BellaŞafak Vakti’nde evlenip bebek sahibi oluyorlar.


Pattinson’afilmdeki en önemli sahnelerden biri olan Bella ve Edward’ın bebeklerinin doğumuve Edward’ın Bella’yı vampire dönüştürdüğü sahneler hakkında ne düşündüğünüsoruyoruz ve bir an duruyor. Çantadan çıkaracağı şeyler hakkında emin değil.Kıkırdıyor ve ardından dökülüyor.


“O sahne çok deliceve gergindi,” diye açıklıyor Edward’ın Bella’yı ya kaybedeceği ya da onu ısırarak ölümsüz yapacağı sahnehakkında. “Bubenim gibi bir aktörün yapabileceği en tavmatik sahneydi ve açıkça korkunç vebenim için duygusaldı. Edward uzun bir zaman boyunca Bella’yı vampiredönüştürmemek için uğraşıyor ve sonunda… şey, bu oldukça üzücü. Edward sankiBella’nın düşmesine izin vermiş gibi hissediyor.”


Pattinson duruyorve kahkaha atarak, “Şimdi artık durum yoksa başım belaya girecek,” diyor.